CNN ve Reuters ajansının haberi geçmesinin ardından Pentagon bunu doğruladı.

Merkez Kuvvetler Komutanlığı tarafından yapılan basın açıklamasında, saldırının Cuma’yı Cumartesi’ye bağlayan gece Yemen’deki bir radar tesisine gerçekleştirildiği belirtildi. Bir gün önce yaklaşık 30 hedefe yapılan büyük saldırıyla bağlantılı olarak “belirli bir askeri hedefe yönelik bir takip eylemiydi”.

Amerika Birleşik Devletleri bu büyük saldırıyı Birleşik Krallık ile birlikte gerçekleştirmiş, Hollanda ve diğer ülkeler de destek vermiştir. Avustralya, Bahreyn ve Kanada da yardım etmiştir. Bu tarafların bu ikinci saldırıda nasıl bir rol oynadıkları açık değildir.

Saldırıların amacı, Husilerin Avrupa ve Asya arasında önemli bir ticaret yolu olan Kızıldeniz’deki kargo gemilerine yönelik bombardımanını durdurmak. Husiler ABD ve İngiliz çıkarlarını askeri hedef olarak gördüklerini açıkladılar.

İngiltere Başbakanı Rishi Sunak Cuma günü yaptığı açıklamada şu an için yeni bir saldırı gerçekleştirilmeyeceğini söylemişti.

Husiler, Hamas ve Filistinlilere desteklerinin bir işareti olarak geçen yılın sonlarından bu yana Kızıldeniz’deki gemilere insansız hava araçları ve roketlerle saldırıyor. Saldırılar Avrupa ile Asya arasındaki ana rotada uluslararası ticareti sekteye uğrattı. Küresel gemi trafiğinin yaklaşık yüzde 15’i bu rotadan geçiyor.

ABD medyasına göre, ilk operasyon diğerlerinin yanı sıra eğitim tesislerini ve drone depolama alanlarını hedef aldı. Saldırıda ABD ve İngiliz uçakları kullanıldı. ABD donanma gemileri Kızıldeniz’de füzeler fırlattı. Yeni hedefin bir Husi radar tesisi olduğu söylendi.

Yerel medya başkent Sanaa’ya yönelik saldırılardan bahsediyor. Bölge sakinleri de sosyal medyada çok sayıda patlama sesi duyduklarını bildiriyor.

İngiltere Başbakanı Rishi Sunak daha sonra yaptığı açıklamada “Birleşik Krallık her zaman seyrüsefer özgürlüğünü ve sınırsız serbest ticareti savunacaktır” dedi. İngiliz donanma gemilerinin, Husileri gemilere karşı yeni eylemlerden caydırmak için Kızıldeniz’de devriye gezmeye devam edeceğini söyledi.

Husi hareketinin liderleri Cuma günü sert bir şekilde karşılık vereceklerini açıkladılar. Abdul-Malik el-Husi’ye göre ABD, İngiltere ve aralarında Hollanda’nın da bulunduğu dört müttefikin bombardımanına verilecek karşılık şimdiye kadarki en büyük operasyon olacak. Husi ayrıca Yemenlileri sokaklara çıkmaya çağırdı.

Bir diğer Husi lideri Hüseyin el-Ezzi ise X’te “Amerika ve Britanya bu bariz saldırganlığın tüm dehşetine katlanmaya ve yüksek bir bedel ödemeye hazırlanmak zorunda kalacak” diye yazdı.

ABD hükümeti misilleme eylemini göz önünde bulunduruyor. Bir hükümet sözcüsü basına yaptığı açıklamada “Buna bir karşılık verilmesi bizi şaşırtmaz” dedi. “Ancak bu eylemin Husilerin kapasitesini zayıflattığını ve bu saldırıları gerçekleştirme kabiliyetlerini azaltacağını umuyoruz.”

Husiler Yemen’de hükümetle bir iç savaşa girmiş durumda. İsyancılar ülkenin bir bölümünü kontrol ediyor. Silah, para ve teknoloji sağlayan İran tarafından destekleniyorlar.

İsrail ile Hamas arasındaki savaşın başlangıcından bu yana Yemenli isyancılar Kızıldeniz’deki gemileri insansız hava araçları ve roketlerle düzenli olarak bombalıyor. Husiler çoğunlukla İsrail’e gidip gelen gemileri hedef alıyor ve Filistinlilere desteklerini ifade ediyorlar.

İsyancılar, İsrail ile Hamas arasındaki savaş devam ettiği sürece İsrail bağlantılı gemilere saldırmaya devam edeceklerini söylüyor. Amerikalılar ve İngilizler kısa süre önce Husileri saldırılara devam etmeleri halinde sonuçlarına katlanacakları konusunda uyarmıştı.

Çarşamba günü ABD ve İngiltere, Kızıldeniz’de şimdiye kadar gerçekleşen en büyük Husi saldırısını püskürttüklerini açıkladı. ABD Perşembe günü yaptığı açıklamada Husilerin 19 Kasım’dan bu yana 27 saldırı gerçekleştirdiğini belirtti.