1938’de Norveç’teki Sverresborg Kalesi’nin su kuyusunda bulunan iskelet kalıntıları, yüzyıllık bir Norveç metnindeki bir kişiye ait. Araştırmacılar bunu iScience bilimsel dergisinde yazıyorlar.

Söz konusu metin, 1184 ile 1202 yılları arasında hüküm süren Kral Sverre Sigurdsson’ın hikâyesini anlatan sekiz yüz yıllık Sverris destanı. Destanda, 1197’deki bir askeri saldırı sırasında ölü bir adamın cesedinin bir su kuyusuna atıldığı anlatılıyor. Bu nedenle kendisine “kuyu adamı” adı verildi.

Aktarılan metne göre, adamın cesedinin, yerli halkın ana su kaynağını zehirlemek için kuyuya atılmış olma ihtimali yüksek. Öyküde adam veya kimliği hakkında pek bir şey söylenmiyor.

Trondheim’daki Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Üniversite Müzesi’nin doğa tarihi bölümünde profesör olan Michael D. Martin, “Bu, bu tarihi metinlerde anlatılan bir kişinin gerçekten bulunduğu ilk sefer” diyor.

Adamın ilk iskelet kalıntıları 1938’de bulundu, ancak araştırmacılar o zamanlar yalnızca görsel bir analiz yapabildiler. 2014 ve 2016’daki yeni kazılarda daha fazla kemiği bulundu. Günümüzde araştırmacılar, kalıntılar hakkında daha fazla bilgi edinmek için daha fazla tekniğe sahipler.

Adam muhtemelen yerel bir sakin değildi

Araştırmacılar, adamın öldüğü sırada 30 ila 40 yaşlarında olduğunu keşfettiler. Çok az DNA iyi korunmuş olmasına rağmen, araştırmacılar dişlerine dayanarak sonuçlar çıkarabildiler. Adamın muhtemelen açık tenli, mavi gözlü ve sarı ile açık kahverengi arasında saçları vardı.

Araştırmaya göre adam, Güney Norveç’teki insanlarla akrabaydı. Bu, bilim insanlarını şaşırttı çünkü Kral Sverre’nin ordusu Orta Norveç’ten geliyordu. Saldıran taraf güneyden geliyordu. Martin, “En büyük sürpriz, kuyu adamının yerel halktan olmamasıydı. Bu, kuşatmacı ordunun kendi ölülerinden birini kuyuya attığını gösteriyor” diyor.

Araştırmacılar, gelecekte daha iyi tekniklerle kuyu adamı hakkında daha fazla bilgi edinebileceklerini umuyorlar. Profesör Martin, tam kimliği belki hiçbir zaman bilinmese de, en azından artık bir destandaki anonim “ölü adam”dan daha fazlası olduğunu söylüyor.